Kalabalıklar film sanatı,film estetiği,film tarihi vs. üzerine konuşurken Robert Rodrugiez oturduğu yerden doğruldu, hareket etti çalıştı ve bir film yaptı. Robert bir Godard kadar derin değil belki ama çok iyi bildiği bir şey var film eleştirisinin film yaparak yapılacağı. Maddi zorlukları bahane ederek, üretmeden, sinema hakkında atıp tutan " Türk Sineması Neden Gelişmiyor ?" sorusuna uydurma cevap bulanlara diye Türkçe'ye çevriliyor bu kitap. Dehanın %99'u terlemektir yani çalışmak. Her türlü sıkıntıya katlanarak, sabrederek,hayallerine ve fikirlerine inanarak yola devam etmektir. Oysa görüyoruz ki bugün ülkemizde sinema eğitimi veren üniversitelerde öğrencilerde hocalarda dehanın çay ve sigara ile paketlenmiş uzun muhabbetlerde gizli olduğunu düşünüyorlar. Herkes sinema hakkınd atıp tutuyor, Gazeteciler, doktorlar, yazarlar, şarkıcılar vs. birdenbire usta(!) yönetmenler ve eleştirmenler olarak çıkıyorlar karşımıza.
Kameranın arkasına geçip her türlü sıkıntıyı göğüsleyip film yapacak, görüntülerle konuşacak, üretilen taklit Türk sinemasının karşısında dimdik duracak biri yok mu ? İnanıyoruz ki var ancak gerçeklerle arasına duvar örülüyor.
0 yorum:
Post a Comment